İncirliova'da Koruma için İlk Adımlar | ÇEKÜL

İncirliova'da Koruma için İlk Adımlar

16.01.2017

Aydın’ın İncirliova ilçesinde, Hititlilerden Osmanlılara uzanan geniş bir tarih aralığında kültürel çeşitlilikle inşa edilmiş, kimisi bugün hâlâ kullanımda olan yapıları koruma çalışmalarına başlandı. ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediyesi, kentin koruma haritasını çıkardı.

İncirliova’nın toprakları, kelimenin her anlamıyla bereketli. Tarihimizin ilk tarım kooperatifi olan TARİŞ’in ve dünyadaki tek incir araştırma enstitüsünün kurulduğu İncirliova, bir tarım cenneti. İlçenin ekonomisi bugün hâlâ önemli ölçüde tarımsal faaliyete dayanıyor. Topraklarının yüzde 72’si tarıma elverişli olan ilçede özellikle sebze ve bal üretimi ile seracılık yaygın durumda. Bu yoğunluktaki tarım faaliyetine rağmen bölge kültür mirasıyla da önemli bir potansiyele sahip. İncirliova toprakları höyük, tümülüs, kaya mezarları, freskli mağara gibi doğal sit alanları ile katmanlar halinde geçmişe referans verirken, yüzeyde de önemli eserlere ev sahipliği yapıyor.

Doğuda Aydın merkez, batıda Germenik, kuzeyde İzmir’in Tire ilçesi ve güneyde Büyük Menderes Nehri ve Koçarlı ilçeleriyle komşu olan İncirliova’nın tarihini MÖ 13. yüzyıla kadar takip etmek mümkün. Bilinen en eski döneminde Hitit egemenliğinde olan kentin dokusunu, bu uzun tarih şekillendirmiş. Çeşitli dönemlerde inşa edilmiş köprüler, su kemerleri, tapınak, cami, anıt, gar ve kooperatif binalarıyla İncirliova, korumanın kent ölçeğinde uygulanacağı merkezlerden biri.

İncirliova Belediyesi 1990 yılında, 16. yüzyıl sonu ile 17. yüzyıl başına tarihlenen Yunan Köprüsünün;  2006 yılında ise Osmanlı, Şirindere Hacı Molla Mustafa ve Roma Köprülerinin tescil edilmesini sağladı, ayrıca yakın zamanda Osmanlı Köprüsünün temizlik çalışmalarını tamamladı. Kent sınırları içinde bulunan Çatma Köprü de Kara Yolları tarafından restorasyon gündemine alındı ve proje, Belediyenin mesire alanı çalışmasını da kapsayacak biçimde şekillendirildi. Çatma Köprü, ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediyesinin ortak çalışma planında da öncelikli olarak ele alınacak yapılar arasında bulunuyor. Kentin bazı yerlerinde ve köprünün yakınlarında vaktiyle bulunduğu bilinen su değirmenlerinin araştırılarak envanterinin çıkarılması ve Çatma Köprü çalışmasına dâhil edilmesi sağlanacak.

Karayolu sebebiyle kısmen tahrip edilmiş olan Köprüova Höyüğünde Neolitik çağa kadar tarihlenebilen işlenmiş aletler ve seramik parçalara rastlanırken, yine Köprüova ve Karadağ mahallelerinde bulunan Tümülüs Mezarlar da 2006’da tescil edildi. 

Zamanını tarihi bir yapı içinde geçiren İncirliova sakinleri, Siana arazisi üzerinde bulunan kayaları güneş saati gibi kullanıp, günü ölçebiliyor. Kuşkusuz bu atmosfer, ilçeye karakterini de kazandırıyor. Hem bu karakteri korumak hem de İncirliova’nın doğal ve kültürel değerlerini görünür kılmak üzere yapılması planlanan çalışmalar  ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediyesinin Çarşamba Toplantıları kapsamındaki buluşmasıyla belirlendi.  

Timur’un ordusuyla konakladığı yer olarak da bilinen İncirliova’da koruma çalışmaları, hem Timur rotası oluşturulması gibi gezginlerin ve doğaseverlerin ilgisini çekecek fikirleri hem de kent müzesi oluşturulması, sürdürülebilir kent politikaları hazırlanması, kamusal alanların yaratılması ve kentin önemli tarım ürünleri için hal ve pazarların kurulması gibi canlandırma faaliyetlerini içeriyor.

İncirliova bir yandan kültür mirasını görünür kılacak adımları atarken, diğer yandan da kentlisiyle birlikte canlanmayı sağlayacak bütüncül bir yaklaşımla ayağa kalkmaya hazırlanıyor.